Yapılan araştırmalarda, normal şartlarda bir insanın gün içerisinde saatte 9 ile 23 kez arasında ellerini yüzüne dokundurduğu anlaşılmıştır. Ellerimizi yüzümüze götürmemiz corona virüsü salgınının bulaşma riskini de arttırmaktadır. Uzmanlar, ellerimizi sık sık yıkasak da yüzümüze her dokunduğumuzda risk teşkil ettiğini belirtiyor.
Psikiyatrist Onur Okan Demirci son zamanlarda salgın haline gelen corona virüsün insanlar üzerinde oluşturduğu endişenin normal şartlardaki orandan daha fazla olduğunu belirterek, ellemizi yüze dokundurma sayısının arztacağını söyledi.
Demirci, ellerimizi yüzünüze götürmemek için egzersiz yapılabileceğini söyleyerek, “1 dakikalık egzersizler yapabiliriz. Bu davranışları oldukça uzun süredir yaptığımız için bu istekler bir anda kesilmeyecektir. Hedefimiz bu davranışı giderek azaltmaktır. Eğer not alan biriyseniz bu azalmayı da daha rahat fark edebilir duruma gelirsiniz. Tahminen bunun için bir süre vermek mümkün değil, kişiden kişiye değişebilir. Ama zaman içerisinde azalarak minimuma inecektir” dedi.
Genellikle insanların yüze dokunma hareketini fark etmeden yaptığını belirten Demirci, bu davranıştan kurtulmak yazda azaltmak için durumu fark etmek gerekli dedi. Fark etme konusunda sıkıntı yaşayan bireylerin yakınlarından yardım isteyebileceğini belirten Demirci, “Böylece corona virüsünün kendimize bulaştırma riskini de azaltma şansına sahibiz. İkinci aşamamız dokunma davranışımızı değiştirmektir.
Bizim beynimizde, karşımızdaki kişilerin davranışlarını yorumlayan bir merkez vardır. Karşımızdaki kişinin mimiklerinden, davranışlarından, hareketlerinden biz de o hissiyatı alırız. Burada empati gibi düşünebiliriz. Empati de buradan gelen bir yetenektir. Karşımızda kaşınan birini görmek bizim de kaşınmamıza sebep olur bu nedenle bu tür bir durumda kaşınan birini izlemek yerine dikkat odağımızı dağıtmak adına başka bir şeyle ilgilenmek daha akılcı olacaktır” dedi.
Psikiyatrist Onur Okan Demirci, 1 dakika gibi kısa sürede yapılabilecek egzersizler hakkında bilgi verdi: “Yüzünüze dokunduğunuzu fark ettiğinizde bunu değiştirmek için 1 dakika süre boyunca ellerinizi birbirine kenetleyerek sıkıca tutabilirsiniz. Ellerinizi kalçalarınızın altına koyarak 1 dakika bekleyebilir ya da bir zamanlar çok meşhur olan stres topunu 1 dakika boyunca sıkarak davranışı değiştirmeyiz deneyebiliriz.”
Bir diğer yönteminde not alma olduğunu belirten Demirci, “Not almak, bu tür davranışların değişiminde önemli olabilir. Örneğin bunu yaptığınız anı fark ettiğinizde ‘televizyon izlerken yüzümün kaşındığını hissettim’ daha sonra ‘elimi götürdüm, kaşıdım ve rahatladım’ şeklinde nerede nasıl fark ettiğimizi ve hissiyatımızı yazarak bunları not aldığımızda fark etmeyi sağlayabiliriz. Fark ettikçe bunu değiştirme şansına sahip olabiliriz” dedi.
Günlük hayatta yapılan alışkanlıkların da ellerimizi yüzümüze dokundurmayı tetiklediğini vurgu yapan Demirci, “Örneğin, gözlüğünüz düşüyordur ve siz sürekli gözlüğünüzü yukarı doğru itiyorsunuzdur, gözlük bağı kullanabilirsiniz.
Tırnak yeme alışkanlığı çok sık görülür bunun için de tırnakları mümkün olduğunca kısa kesebilir veya çok sık kullandığımız eldivenleri evde kullanarak tırnak yeme alışkanlığının da önüne geçebiliriz. Saçlarınız yüzünüzün önüne düşebilir ve bu da yüze dokunma hissi yaratabilir. Saç bağı kullanabiliriz. Yüzünüze elinizi götürmeye odaklı bir his hissettiğinizde de dikkat odağınızı değiştirebilir ve mutlaka bir uğraş bulmaya çalışmalıyız” diye ekledi.
Demirci, alerjik rahatsızlığı olan kişilerin kaşıntıdan kaynaklı olarak dokunmak zorunda kaldığını belirterek, “Böyle bir durum varsa mutlaka hekiminizden alerjiye yönelik bir ilaç alabilir ve bunun azaltılmasını isteyebilirsiniz. Temel olarak davranış değiştirme yoluyla yapacağımız durumlarla elimizi yüzümüze götürme oranlarında azalma sağlayabiliriz” dedi.