Yaz mevsimi boyunca güneşin tadını çıkarmak önemlidir, ancak cilt kanseri riski de göz ardı edilmemelidir. Güneş ışınlarına aşırı maruz kalma, tekrarlayan güneş yanıkları ve solaryum kullanımı, özellikle melanom adı verilen ölümcül bir cilt kanseri türünün riskini artırabilir.
Cilt Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında, Türkiye Bristol Myers Squibb (BMS) Medikal Direktörü olan Uzman Doktor Devrim Emel Alıcı, bu konuyla ilgili ayrıntıları paylaştı.
Cilt Kanseri Nedir?
Cilt kanseri, cildin hücrelerinde anormal bir şekilde kontrolsüz büyüme ve çoğalma sonucu ortaya çıkan bir kanser türüdür. Cildin üst tabakası olan epidermis veya dermis adı verilen deri tabakalarında meydana gelebilir.
Cilt kanseri genellikle ultraviyole (UV) ışınlarına maruz kalma, özellikle güneşin zararlı UV ışınlarına uzun süreli ve yoğun bir şekilde maruz kalma sonucunda gelişebilir. Bununla birlikte, bazı cilt kanseri tipleri genetik yatkınlık, yaşlanma, bağışıklık sistemi sorunları veya diğer faktörlerle ilişkilendirilebilir.
Erken teşhis ve tedavi, cilt kanserinin tedavi edilebilir olmasını sağlar. Düzenli cilt muayeneleri yapmak ve güneşten korunma önlemlerini uygulamak, cilt kanseri riskini azaltmaya yardımcı olabilir.
Melanom Nedir?
Melanom, cilt, göz, mukoza zarları veya nadiren iç organlarda ortaya çıkabilen bir cilt kanseri türüdür. Melanosit adı verilen pigment hücrelerinden kaynaklanır. Bu hücreler, cildin dermis tabakasında bulunur ve cilde rengini veren melanini üretir.
Melanom genellikle güneşin ultraviyole (UV) ışınlarına veya diğer cilt hasarlarına maruz kalma sonucunda gelişir. Bu nedenle, güneş ışığına fazla maruz kalmak, bronzlaşma cihazlarını sık sık kullanmak veya aşırı cilt yanıkları geçirmek melanom riskini artırabilir. Erken evrelerde teşhis edilirse, melanom tedavi edilebilir. Ancak ilerlediğinde veya yayıldığında tedavi daha zor olabilir. Bu nedenle, ciltte yeni veya değişen lezyonların düzenli olarak kontrol edilmesi, melanomun erken teşhis ve tedavisi için önemlidir.
Melanomun Belirtileri Nedir ve Nasıl Anlaşılır?
Melanom, cilt kanserinin en ciddi ve ölümcül türlerinden biridir. Melanomun belirtileri, mevcut benlerin yanında veya çevresinde yeni bir benin ortaya çıkması gibi durumlarla ilişkilendirilebilir. Bununla birlikte, melanomun en sık görülen belirtileri şunlardır:
Benlerde Değişiklik
Melanom, var olan bir benin renginde, boyutunda veya biçiminde belirgin bir değişiklik oluşmasıyla kendini gösterebilir. Benin renginde koyulaşma, lekelenme, renk tonunda farklılıklar veya birden fazla renk görülmesi melanom belirtileri olabilir.
Sınır Düzensizliği
Melanom, benin sınırlarının belirsiz veya düzensiz hale gelmesiyle de kendini gösterebilir. Benin kenarları düzensiz, pürüzlü veya dalgalı görünebilir.
Boyut Değişiklikleri
Melanom, benin boyutunda büyüme veya küçülme şeklinde belirtiler gösterebilir. Normalde 6 mm’den daha büyük olan veya büyüyen benler melanom belirtisi olabilir.
Kaşıntı ve Kanama
Melanom, benlerde kaşıntı, hassasiyet veya kanama gibi belirtilere neden olabilir. Bu durum, benin yüzeyinde kabuklanma veya kanayan bir yara oluşması şeklinde de görülebilir.
Melanom, vücutta herhangi bir bölgede ortaya çıkabilir, ancak en sık güneşe maruz kalan bölgelerde, özellikle sırt, omuzlar, yüz, eller veya ayaklar gibi bölgelerde görülür. Herhangi bir benin yukarıdaki belirtileri göstermesi durumunda, derhal bir doktora başvurmak önemlidir. Erken teşhis ve tedavi, melanomun daha iyi bir şekilde yönetilmesine ve tedavi edilmesine yardımcı olabilir.
Melanomun Risk Faktörleri Nelerdir?
Melanom, farklı yaş gruplarında görülebilen bir kanser türüdür. Bu hastalığa yakalanma riski, bazı risk faktörleriyle ilişkilendirilir. Benlerin sayısı fazla olan kişilerde melanom gelişme riski artar. Melanom, genellikle diğer benlerden daha büyük ve anormal şekil veya renkte olan benlerden kaynaklanır. Güneşe maruz kalan bölgelerde görülebileceği gibi güneşin az olduğu bölgelerde de ortaya çıkabilir.
Açık tenli olmak melanom için bir risk faktörüdür. Özellikle kızıl veya sarı saçlı, mavi veya yeşil gözlü, çilli veya kolayca yanabilen açık tenli kişilerde melanoma yakalanma riski daha yüksektir. Genetik faktörler de önemli bir rol oynar. Birinci derece akrabalarda melanom öyküsü olan kişilerde melanoma yakalanma riski daha yüksektir. Melanom hastalarının yaklaşık yüzde 10’unda aile geçmişinde melanom hastalığı bulunur.
Melanom, yaşlı insanlarda daha sık görülme eğilimi gösterse de genç yaşlarda da ortaya çıkabilir. Özellikle 30 yaşın altındaki genç kadınlarda melanom, en yaygın görülen kanser türlerinden biridir.
Bu nedenle, melanom risk faktörlerini belirlemek ve cilt sağlığına önem vermek önemlidir. Düzenli cilt muayeneleri yaptırmak, güneş koruması kullanmak, benlerdeki değişiklikleri izlemek ve ailede melanom öyküsü olan kişilerin daha dikkatli olması gerekmektedir.
Melanomdan Korunmak İçin Alınabilecek Önlemler Nelerdir?
Melanoma, cilt kanserlerinden biri olup bazı risk faktörleri kontrol edilemese de, melanoma ve diğer cilt kanserlerine yakalanma riskini azaltmak için çeşitli önlemler almak mümkündür. Aşağıda melanomdan korunmak için uygulanabilecek önlemler bulunmaktadır.
Güneşten Korunma
Ultraviyole (UV) ışınları melanoma riskini artıran en önemli faktördür. Bu nedenle güneşten korunma önlemleri almak oldukça önemlidir. Açık havada bulunurken güneşten korunmak için gölgede kalma, geniş kenarlı bir şapka takma, uzun kollu ve uzun paçalı kıyafetler giyme tercih edilmelidir.
Güneş Kremi Kullanımı
Güneşe çıkmadan önce, cildi UV ışınlarından koruyan ve en az 30 faktörlü bir güneş kremi kullanmak gerekmektedir. Güneş kremi, cildi yanıklardan, güneş lekelerinden ve cilt kanserinden koruyan etkili bir önlemdir.
Gözlük ve Göz Koruması
Güneşin zararlı UV ışınları göz sağlığını da tehdit edebilir. Bu sebeple, gözleri UV ışınlarının zararlı etkilerinden korumak amacıyla güneş gözlüğü kullanımı önem taşır. Ayrıca güneş gözlüğü kullanmanın yanı sıra geniş kenarlı bir şapka takarak göz çevresindeki hassas cildi korumak da önemlidir.
Solaryumdan Kaçının
Solaryumlar, bronzlaşma lambaları vasıtasıyla cilde UV ışınları yayar. Uzun süreli solaryum kullanımı cilt kanseri riskini artırabilir. Özellikle 30 yaşından önce solaryum kullanımının melanoma yol açma riski yüksektir. Bu nedenle dermatologlar ve sağlık kuruluşları solaryum kullanımını önermemektedir.
Melanomdan korunma konusunda yukarıda bahsedilen önlemler, riski azaltmak için alınabilecek etkili adımlardır. Ancak, cilt kanseri konusunda endişeleriniz varsa veya risk faktörleriniz hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz, bir dermatologla görüşmek en doğru adım olacaktır.
Melanomun Erken Teşhisi ve Tedavisi
Melanom, genellikle cilt yüzeyinde başlayan bir kanser türüdür ve erken dönemde teşhis edilme olasılığı oldukça yüksektir. Bu nedenle, düzenli olarak vücudumuzu kontrol etmek önemlidir. Belli aralıklarla vücudumuzu aydınlatılmış bir ortamda, boy aynası kullanarak baştan aşağı incelemeli ve görülmesi zor bölgeleri kontrol etmek için bir el aynası kullanmalıyız. İncelemeye yüz bölgesinden başlayarak saçlı deri, boyun, omuzlar, sırt, göğüs gibi bölgeleri sırasıyla kontrol etmeliyiz. Kasık, kol ve bacak iç kısımları, ayak tabanı ve parmak araları gibi bölgeleri de gözden kaçırmamalıyız. Bu süreç uzun gibi görünse de aslında sadece beş dakika sürer ve erken teşhis için hayati önem taşır.
Melanom erken dönemde yakalandığında, en etkili tedavi yöntemi cerrahi müdahaledir. Daha ileri evrelerde teşhis edilen melanomlarda ise hastalığın yayılma riski nedeniyle lenf sistemine yayılma ihtimali olan lenf bezlerine biyopsi yapılması gerekebilir. İlerlemiş melanom vakalarında kemoterapi, immünoterapi veya gen hedefli tedaviler gibi farklı tedavi seçenekleri gündeme gelebilir. Tedavi sonrasında, düzenli olarak fiziksel muayeneler, dermatolojik incelemeler ve lenf bezlerinin ultrasonografi ile değerlendirilmesi gibi takip yöntemleri kullanılmaktadır.