Egzersiz söz konusu olunca yapmamız ve yapmamamız gereken bir sürü şey söylenir ve çoğu zaman hangisine uyacağımızı şaşırırız. Çoğu zaman, bir kişiden duyacağınız tavsiye, başka birinden duyacağınız tavsiye ile çelişebilir ve bu bazen oldukça cesaret kırıcı olabilir.
Bilge Kafe olarak güvenebileceğiniz bazı ipuçları ve dikkat etmemeniz gereken bazı efsaneleri sizin için derledik.
Efsane 1: Egzersiz için en ideal zaman sabah vaktidir.
Bu bilgi tam olarak doğru sayılmaz. Egzersiz için en ideal zaman, kendinizi egzersiz yapmaya en hazır hissettiğiniz zamandır. Bu sabahın ilk ışıkları ya da gece yarısı olabilir. Önemli olan şey tutarlılık ve sürekliliktir. Zira yapılan araştırmalar sabah egzersiz yapmak ve akşam egzersiz yapmak arasında fark olmadığını göstermektedir.
Efsane 2: Beynini geliştirmek için en ideal yöntem bulmaca veya yapboz çözmektedir.
Sudoku, bilmece, puzzle gibi oyunlar beyninizi geliştiren yegane şeyler değildir. Vücut nasıl fiziksel egzersize ihtiyaç duyuyor ise, aynı şekilde beynimiz de bir takım fiziksel egzersizlere ihtiyaç duyar. Beyne giden kan akışını hızlandıran egzersizler, çözmek için saatler harcadığımız bulmacalardan daha faydalıdır.
Efsane 3: Bir kaç hafta spor yapmasanız bile fiziğinizi hala korursunuz.
Ne yazık ki böyle bir şey mümkün değildir. Çoğu insan bir haftalık arada bile kas tonusunu kaybeder. Bu yüzden bedeniniz için amaçladığınız fiziksel düzeye geldiğinizde bile egzersizlerinizi tamamen sona erdirmemelisiniz.
Efsane 4: En iyi kondisyon uzun koşularda sağlanır.
Kısa mesafeli koşuları tercih eden insanlar ile maraton koşan insaların kalp kondisyonu aynıdır. Ayrıca jogging ve hatta normal yürüyüş gibi hafif egzersizler vücut için daha faydalıdır. Bu sayede kalp ve damar sistemi antrenmanlarınıza uyum sağlayabilir.
Efsane 5: Antreman sırasında su kaybını önlemenin en iyi yolu enerji içecekleridir.
Enerji içecekleri temelde şekerli sudan başka bir şey değildir. Uzmanlar antreman sırasında susuz kalmayı engellemenin en iyi yolunun sade su olduğunu söylemektedirler.
Efsane 6: Koşu bandı, doğada yürümekten daha etkilidir.
Açık havada tempolu yürümek ve koşu bandında yürümek, aynı mesafeleri kat etseniz bile hiç bir zaman aynı sonucu vermez. Rüzgara karşı yürümek koşu bandında çalıştıramadığınız kasları da çalıştırır ve koşu bandına kıyasla %10 daha fazla kalori yakmanızı sağlar.
Efsane 7: Egzersizler acıkmanıza sebep olur.
Eğer antreman sonrasında acıkıyorsanız, yanlış giden bir şeyler var demektir. Gerçekte fiziksel egzersizler açlığı bastırır çünkü bu tip egzersizler acıkmayı sağlayan grelin hormonunu azaltır ve leptin hormonunu arttırır.
Efsane 8: Protein barı yulaf ezmesine alternatif olabilir.
Bu da başka bir efsanedir. Bir protein barı, daha az kalori gerektiren sindirilen işlenmiş yiyeceklerdir, bu yüzden daha az yararlıdır. Barlar sadece bir atıştırmalık olabilir, ancak yulaf ezmesi veya başka bir tahıl için bir alternatif olamaz.
Efsane 9: Sadece süt ürünleri kalsiyum içerir.
Süt ürünleri dışında kalsiyum içeren bir çok önemli gıda vardır. Brokoli, susam ve ıspanak, kalsiyum yönünden oldukça zengin olan besin maddeleridir. Ayrıca süt ürünleri her zaman sağlık için faydalı olmayabilir.
Efsane 10: Yoga sayesinde boyun ağrılarından kurtulabilirsiniz.
Yoga boyun ağrılarını iyileştiremez. Eğer ağrılar kas problemlerinden kaynaklanıyorsa esneme hareketleri belki bir ölçüde faydalı olabilir. Ancak boyun fıtığı veya protrüzyon gibi sağlık problemleriniz varsa yoganın faydadan çok zararı olabilir. Siz yine de yogaya başlamadan önce doktorunuza danışın.
Efsane 11: Koşmak, dizlerinize ve ayak bileklerinize zarar verir.
Bu iddiayı destekleyecek hiç bir kanıt bulunmuyor. En son yapılan çalışmalara göre, koşmak bacaklarınıza zarar vermek bir yana, onları daha güçlü ve yaralanmalara karşı daha az duyarlı hale getirir.
Bonus: Spor salonlarında fazla zaman harcamak her zaman iyi bir şey değildir.
Doktorlara göre, egzersizle ilgili en önemli şey aşırıya kaçmamaktır. Çok hızlı bir şekilde şekle girmeniz gerekse bile, her gün spor salonuna gitmeniz vücudunuz için iyi bir şey değildir. Vücudun yenilenmesi için zamana ihtiyacı vardır. Bu, bütün gün evde oturup abur cubur yiyin anlamına gelmez, ancak dinlenmek de egzersizlerin kendisi kadar önemlidir.