Uçak deneyimleriniz sizin için stresli ve yorucu durumlar olabilir. Uçağa binmeden önce kolay gibi düşünülen durumlar, havadayken daha farklı ve rahatsız edici gelebilir. Bu durum uçuş sırasında sizi tedirgin edebilir ve çeşitli travmalara neden olabilir. Peki bu olumsuz durumlar karşısında nasıl önlem alacağınızı biliyor musunuz?
Bilge Cafe olarak yolculuğunuzu kolay ve keyifli hale getirmek için bir uçakta yapmamanız gerekenleri sizinle paylaşıyoruz. Uçuş sırasında tehlike oluşturacak bu durumları aşağıdaki şekilde kısaca açıklayalım.
Kontak Lens Takılmalıdır:
Dış etmenler genellikle gözlerinizi kurutur. Bulunduğunuz ortam, içindeki kuru hava ile birleştiğinde oldukça rahatsız edici sorunlar doğurabilir. Bu yüzden uzun bir uçuşunuz varsa gözlük kullanmanız veya bir günlük lens kullanmanız gerekir. Bunun yanında, kullandığınız lensin damlasına da ihtiyacınız olacaktır.
Tıkanmış Kulakların Çözümü:
Basınç farkı nedeniyle uçak yolculuklarınızda yukarıya çıkarken ve inerken kulaklarınız tıkanır. Kişinin ilk yapması gereken kulaklarını açmaktır. Rahatsız edici hissi aşağıdaki şekillerde en aza indirebilirsiniz :
- Emme ve yutma hareketleri yapılmalı: Su içmek, çocuklar için yararlı olurken bu yöntem yetişkinlerde pek işe yaramaz. Yetişkinler ise şeker veya sakız kullanabilirler.
- Belirli aralıklarla ağız kapatıp açılmalı: Bu yöntem kulaklarınızdaki basıncı azaltmaya yardımcı olacaktır.
- Kulaklara üflenmeli: Nefes aldıktan sonra burnunuzu parmaklarınızla sıkıştırın ve tıpkı kulaklarınızla havayı itiyormuşsunuz gibi nefes alın. Alerjik burun tıkanıklığınız veya burun akıntınız varsa, bu yöntemi uygularken dikkatli olmalısınız.
Eğer bu yöntemleri harfiyen uyguladığınız halde bir sonuç alamadıysanız doktora görünebilirsiniz.
Tıkalı Burun İle Uçuş Yapılmamalıdır:
Tıkalı bir burun kulaklarınıza çok fazla baskı uygular ve bu da bir travmaya yol açabilir. Eğer böyle bir sorununuz olmasına rağmen uçuş yapmak istiyorsanız kalkış ve inişten önce kullanmanız gereken vazokonstriktif damlalara ihtiyacınız olacaktır.
Bununla birlikte, sinüzit ve maksillit gibi ileri rahatsızlıklar hava yolculukları için çok ciddi sorunlar doğurabilir. Eğer uçuşu iptal edemezseniz mutlaka bir doktora başvurmanız gerekmektedir.
Hareket Edilmelidir:
Yolculuk esnasında kan dolaşımınız daha yavaş olur ve herhangi bir hareket olmadan oturmanız tromboz riskini artırır. Bunu önlemek için bazı basit kuralları izlemek size yardımcı olabilir:
- Ayağa kalkın ve kabinin etrafında kısa yürüyüşler yapın.
- Hareketinizi kısıtlamayan giysiler giyin.
- Uçuş sırasında ayakkabılarınızı çıkarın.
- Kan dolaşım problemleriniz varsa, çorap veya tayt giyin.
- Belirli süre aralıklarıyla egzersiz yapın. Sadece ayak parmak ve topuklarınızı kaldırıp bırakmak bile yeterli olabilir.
Gazlı İçecekler İçilmemelidir:
Gassiness, basınç değişimlerinin başka bir adıdır ve oldukça rahatsız edici olabilir. Karbonatlı içecekler prosesi uyarır ve yolculuğunuz esnasında sizi rahatsız edecek sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, size şişkinlik yapacak herhangi bir ürünü (kahverengi ekmek, fasulye, elma, gazlı içecek vb.)yememeli veya içmemelisiniz.
Arka Koltuklar Tercih Edilmemelidir:
Hareket hastalığınız varsa, arka koltuğa oturmamalısınız. Bu, herkesin bildiği bir kuraldır. Bu kural uçakta da geçerlidir. Rahatsızlık hissini en aza indirmek için, ön koltukları veya kanatların yakınındaki yerleri seçebilirsiniz. Uçuştan bir gün önce, ne yediğinize dikkat etmek de yapmanız gerekenler arasındadır. Kızarmış veya yağlı yiyeceklerden kaçının ve kesinlikle alkol almayın.
Alkol Tüketilmemelidir:
Bu kural birkaç nedenden dolayı vardır. İlk nedeni , bulunduğunuz ortam dehidrasyonu yoğunlaştıran kuru bir havaya sahip olabilir. İkincisi ise; alkol, kanın oksijen doygunluğunu zayıflatır, bu da apati ve uyuşukluğa neden olur. Uçuş sırasında alınan alkolün insanı daha çabuk sarhoş ettiğine dair bir görüş vardır. Uçuştan önce ve uçuş sırasında alkol tüketmemek veya en aza indirgemeniz sizin yararınıza olacaktır.
Çevredeki Nesnelere Gereğinden Çok Dokunmayınız:
Bir uçak, aslında bir sürü bakterinin de ‘memleketi’ olabilir. Eski yolcular koltuk ceplerinde ve tepsi masalarında herhangi bir şey bırakabilirler. Sanitasyon her uçuştan sonra gerçekleşmez, bunun sonucunda bakteriler vücudunuza geçebilir. Bu yüzden uçak yolculuklarınızda fazla bir şeye dokunmayın ve alkollü mendilleri yanınızdan ayırmayın.
Telefon Kullanmayınız:
Uçuş esnasında, havadayken sosyal medyaya fotoğraf göndermeye çalışmamalısınız . Bu çok tehlikeli bir davranıştır! Bildiğiniz gibi, kalkış ve iniş uçuşun en zor aşamalarıdır. Aygıtınızın sinyali, radyo iletişiminde ve navigasyon sisteminde bir parazite neden olabilir ve pilot, trafik kontrolörü tarafından iletilen bilgileri duyamayabilir. Bir akıllı telefon kilitlendiğinde veya kullanmadığınız zaman, hala bir ağ aradığını ve frekansının uçak cihazlarının frekansıyla örtüşebileceğini unutmamalısınız.
Birkaç açık telefondan uçağa bir zarar gelmez demeyin. Uçaktaki herkes böyle düşünüp aktif olarak telefonlarını kullanırsa, parazit fark edilir. Bu sorunları göz önünde bulundurarak telefonunuzu uçak moduna almanızı öneririz.
Kendi Kulaklığınızı Kullanmalısınız:
Uçakta verilen kulaklıklar, genellikle küçük bir plastik torbada olabilir fakat, kullanılmamış araçlar değillerdir. Uçuşlar arasında, kullanılan kulaklıklar temizlenir ve yeniden paketlenir. Ancak kulaklıkları düzgün şekilde temizlemek hiç de kolay değildir. Temizlendikten sonra bile, güvenli ve temiz değildirler. Bu yüzden kendi kulaklıklarınızı kullanmanız sizin için daha iyi olacaktır.
Zemine Yalınayak Basılmamalıdır:
Rahatlamak için uzun bir uçuş sırasında ayakkabılarınızı çıkarmak cazip gelebilir, ancak bu kesinlikle iyi bir fikir değildir. Kaba olan bu davranışı yapmanızın yanı sıra uçakta bulunan mikroplardan da nasibinizi alabilirsiniz. Eminim ki bu hiçbirimizin istediği bir şey değildir.