Uzmanlar bağışıklık sisteminin güçlü olması için uyku düzeni ve kalitesinin önemli olduğunu belirtmektedir. Konu ile ilgili olarak açıklamada bulunan Op. Dr. Arif Eroğlu, “Kaliteli uyku bağışıklığı arttırarak virüslerden korunmada ve hastalık varsa iyileşme aşamasında çok etkilidir.
Yetersiz ve kalitesiz uyku bağışıklık sistemini zayıflatıp vücudu dayanıksız hale getirir. Stresten uzak kalmanın ilk göstergesi iyi bir uyku kalitesidir. Güne sağlıklı ve keyifli bir başlangıç yapabilmek için en önemli koşullar arasında rahat bir uyku vardır.
Sosyal yaşamı ve kişisel ilişkileri de olumsuz etkileyen uyku sorunları için hemen ilaç kullanmak yerine vücut dayanıklılığını arttırıcı doğal ve pratik önlemler almak çok daha olumlu sonuçlar vermektedir” dedi.
Vücut için önemli olanın uyku süresinden ziyade uyku kalitesidir diyen Dr. Arif Eroğlu, kaliteli bir uykunun antidepresan etki oluşturduğunu, bedensel dinlenme yanında zihinsel olarakta yenilenme gerçekleştiğini belirtti.
Opr. Dr. Arif Eroğlu, kronik uykusuzluğun neden olduğu etkilere de değinerek, “Dikkat eksikliği, konsantrasyon güçlüğü, aşırı gerginlik, performans düşüklüğü, anksiyete, yüksek tansiyon vb. gibi problemlerin altında sıklıkla uyku düzeninde bozukluk yatmaktadır” dedi.
Op.Dr.Arif Eroğlu, İyi bir uyku kalitesi için dikkate edilmesi gerekenler hakkında şu bilgileri verdi:
“Öncelikle iyi bir uyku için yatak odasında uyunmalıdır. Televizyon karşısında kısa kestirmelerden kesinlikle kaçınılmalıdır. Odanın ve şartların uyumaya uygun olması gerekir. İdeal oda sıcaklığı 22 derecedir. Gürültü, ısı, nem oranı, yatağın rahatlığı, yastığın kalitesi bile uykuyu etkiler; bundan dolayı kişisel seçimlere son derece özen gösterilmelidir.
Televizyon, cep telefonu, bilgisayar gibi elektronik eşyalar yatak odasında bulundurulmamalıdır. Gün içi elektronik cihazlarla çok vakit geçirilmesi önerilmez. Yatak odasının karanlık, sessiz, ideal sıcaklıkta olmasına dikkat edilmelidir. Uyurken zifiri karanlık tercih edilmeli, gece lambası yakılmamalıdır. Melatonin hormonu sadece koyu karanlıkta salınmaktadır. 20:30 – 23:00 arasında melatonin hormonu pik yapar.
Bundan faydalanmak için bu saatler arasında uykuya dalmak uyku kalitesini artırmaktadır. Yatağa yatmadan önce diş fırçalanmalıdır ve tuvalete gidilmelidir. Akşam 19.00’dan sonra herhangi bir uyarıcı içecek tüketilmemesi alışkanlık haline getirilmelidir. Özellikle çay ve kahveden uzak durmak önemlidir.
Yatmaya yakın tüketilen yiyecek ve içecekler de reflüyü tetikleyebilir. Haftada en az iki gün spor yapılmalıdır. Uykusuzluk sorunu yaşayan kişilerin akşam sporu yapması faydalı olabilmektedir. Akşam yemeğinden önce yapılan hafif kardiyo gibi sporlar da uykusuzluğa iyi gelmektedir. Ağır sporlar, uykusuzluk sorunu yaratabileceğinden önerilmez.
Aynı saatte yatılıp aynı saatte kalkılmasına dikkat edilmelidir. Öğle 12.00-14.00 arası melatonin salgısından faydalanmak için hafta sonları 1 saat civarında bir uyku tercih edilebilir.
Yatağa yatıldıktan itibaren bir saat uyunamadığı takdirde yataktan mutlaka çıkılmalıdır. Farklı bir odada kitap okuyarak ya da müzik dinleyerek tekrar yatılması çok daha olumlu sonuçlar vermektedir. Genelde bu uyku süresi erişkinlerde sekiz saat olarak bilinse de kişisel farklılıklar görülebilir.
Uyandıktan sonra yataktan hemen kalkıp güne başlamak en doğru davranış biçimidir. Uyku vermesi için sık kullanılan bitkisel çaylar sanıldığı kadar etkin değildir. Bu tarz çay ve bitkilerin rahatlatma etkisi olsa da tatmin edici kaliteli bir uyku için öncelikli olarak diğer önerilerin uygulanmasına dikkat edilmelidir.”
Kaynak:
https://www.sozcu.com.tr/hayatim/yasam-haberleri/saglikli-bir-uyku-icin-bunlari-mutlaka-yapin/10/?_szc_galeri=1