Uyuduğunuzda ve bilinçli zihninizin birkaç saatliğine kapanmasına izin verdiğinizde vücudunuzun başına gelen en ilginç dokuz şeyi sizler için sıraladık.
1. Boğazınız daralır
Uyuduğumuzda, uyanıkken boğazımızı açık tutan kaslar gevşer ve boğazımızın boyutu küçülür. Bu, horlamanın nedenlerinden biridir. Burun tıkanıklığı gibi başka faktörler olmasına rağmen, boğazın sıkışmasının bazı insanların uyurken çıkardığı rahatsız edici seslerle çok ilgisi vardır.
2. Kendiliğinden cinsel uyarılma yaşarsınız
Hem erkekler hem de kadınlar uyku sırasında cinsel uyarılma yaşarlar. Bu, uykunun hızlı göz hareketi (REM) aşamasındaki en yüksek beyin aktivitesinden kaynaklanır, bu da beyninizin daha fazla oksijene ve dolayısıyla daha hızlı bir kan akışına ihtiyacı olduğu anlamına gelir. Kan akışındaki artış, vücudunuzun her organını etkiler ve cinsel hormonların aktivasyonu ile sonuçlanır.
3. Dişlerimizi gıcırdatıyoruz
Buna bruksizm denir. Herkesin başına gelmez, ancak bazı insanlar geceleri dişlerini gıcırdattıktan sonra şiddetli çene ağrısıyla uyanabilir. Bruksizm, çenedeki yanlış hizalamanın bir sonucu olarak ortaya çıkan morfolojik bir kökene sahip olabilir. Aynı zamanda psikolojik olabilir – gün boyunca biriken duygusal gerilimi ve stresi serbest bırakmanın bir yolu olabiliyor. Çalışmalar neden bazı insanların bunu hiç yaşamadığını, diğerlerinin ise çatlak dişler ve ağrılı çenelerle sonuçlandığını belirlemeyi henüz ortaya çıkaramadı.
4. Ani patlamalar duyabilirsiniz
Patlayan kafa sendromu nadir görülen bir durumdur, ancak yine de ortaya çıkabilir. Eğer başınıza bir şey gelirse, yüksek sesli bir patlamanın sizi uyandırdığını hissedeceksiniz ve yüksek düzeyde korku ve sıkıntı yaşayabilirsiniz, ancak gerçekte dış dünyada hiçbir şey olmamıştır. Bu sendromdan muzdarip olanlar, kafalarının ‘patladığını’ hissederler veya silah sesi gibi yüksek bir ses duyduklarını düşünürler. Fiziksel acıya neden olmaz, ancak ciddi psikolojik etkileri olabilir.
5. Kaslarınız felç olur
Uykuların en derini olan REM (Hızlı Göz Hareketi) uykusuna girdiğinizde kaslarınız tamamen felç olur ve geçici olarak hareket etmek imkansızdır.
Bu felcin uyandıktan sonra birkaç saniye veya dakika devam ettiği bir uyku bozukluğu vardır. Bu korkutucu felç hissini, narkolepsi hastaları uyandıktan sonra gözlerini açtıklarında da yaşamaya devam ederler.
6. Gözleriniz tam hızda hareket ediyor
Uykunun tüm aşamaları, vücudunuzu ve beyninizi sağlıklı ve rahat tutmak için belirli bir amaca hizmet eder. Uykunun beş aşaması vardır; her biri bir öncekinden daha derindir ve beş aşamanın hepsinden geçtiğimizde döngü yeniden başlar. Sonuncusu (REM) en aktif olanıdır ve uykuya daldıktan yaklaşık 60 veya 90 dakika sonra bu aşamaya geçilir. Bu aşamada, gözleriniz siz farkında olmadan tüm hızıyla ileri geri hareket eder, çünkü zihniniz hayal ettiğiniz şeye odaklanır.
7. Büyüme hormonu salgılanır
İnsan büyüme hormonu olarak bilinen HGH hormonu, kemiklerinizin, kaslarınızın ve dokularınızın yenilenmesinden sorumludur. Uyuduğunuzda, bu maddenin üretimi vücudunuzun her yerinde aktive olur. Yaraların iyileşmesine ve hücre yenilenmesine katkı sağlar. Gençken, bu hormon büyümeyi destekler ve vücut üzerinde başka birçok etkisi vardır. Bu nedenle uyuduğumuzda boyumuzun uzadığını söyleyebiliriz.
8. Beyniniz biriken bilgileri serbest bırakır ve hikayeler oluşturur
Rüyalarımızın nasıl oluştuğu hala bilimsel bir gizem olarak kalıyor. Bugün beynimizin günlük hayatımızda mevcut olan hatıralardan ve derin bilinçaltı materyallerimizden rüya manzaraları oluşturduğunu biliyoruz. Böylece son deneyimler, yıllardır depoladığımız bilgilerle birleşir: anılar, travmalar, duygular ve hisler, gizemli ve bazen saçma rüyalar oluşturur. Ancak zihnimizin geceleri neden belirli yerlere gittiğini veya neden belirli anıları, renkleri, sesleri, sahneleri veya insanları seçtiğini belirlemek hala mümkün değildir. Bilimdeki büyük ilerlemelere rağmen, rüyalar henüz çözülmemiş büyük bir bilmece olmaya devam ediyor.
9. Beyniniz kendini yeniler ve toksinlerden arındırır
Rochester Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, uyurken beyninizin gün içinde biriken atıkları dışarı attığını keşfetti. Uyuduğumuzda devreye giren mekanizmaya glifatik sistem denir ve beyninizin gereksiz bilgileri atmasını, hayati olarak gördüğü şeyleri biriktirmesini ve bağlantılarını yenilemesini sağlar.